Please Greek translation

Thread: Please Greek translation

Tags: None
  1. arif_mersin's Avatar

    arif_mersin said:

    Default Please Greek translation

    Can you help me? translation latin greek please No no hurry is slowly but..i need is available for them thankyou so much

    Ben= I

    Sen= You

    O= He/she/it

    Biz= We

    Siz= You

    Onlar= They

    Merhaba= Hello

    Günaydın= Good morning

    İyi günler= Good afternoon

    İyi akşamlar= Good evening

    İyi geceler= Good night = kalinihta

    Teşekkür ederim/Sağol= Thank you = Efharisto poli

    Teşekkürler= Thanks = Efharisto

    Bir şey değil= Not at all

    Rica ederim= You're welcome = Tipota

    Evet= Yes = Ne

    Hayır= No = Oki

    Tamam= Okay

    Nasılsın/Nasılsınız?= How are you?

    İyiyim= I'm fine.

    Ne yapıyorsun?= What are you doing?

    Hiç bir şey= Nothing

    Özür dilerim= I'm sorry

    Lütfen= Please

    Biliyorum= I know

    Bilmiyorum= I don't know

    Öptüm seni= I kissed you

    Hoşçakal= Good bye

    Görüşürüz= See you

    Seni seviyorum= I love you.

    Seni çok seviyorum= I love you so much.

    Seni özlüyorum= I miss you.

    Sevgilim= My darling

    Aşkım= My love

    Tatlım= Honey, my sweet

    Güzel= beautiful

    Çok güzel= very beautiful

    Çirkin= Ugly

    (Sen) çok güzelsin= You're very beautiful.

    Nerelisin?= Where are you from?

    Kaç yaşındasın?= How old are you?

    Ne?= What?

    Nerede?= Where?

    Nasıl?= How?

    İyi= Good

    Kötü= Bad

    Belki= Maybe

    Dün= Yesterday

    Bugün= Today

    Yarın= Tomorrow

    Gel= Come

    Git= Go

    Neredesin?= Where are you?

    Bunun neresi komik?= What is so funny about it?

    Kolay gelsin= May it come easy.

    What? ne

    Who? kim

    How? nasıl

    Why? neden , niçin

    Where? nerede

    How much? ne kadar

    How many? ne kadar / kaç tane

    When? ne zaman

    Which? hangi

    How far? ne kadar uzakta

    How can i get there? oraya nasıl gidebilirim

    How long? ne kadar zamandır

    What must I do? ne yapmam gerekiyor

    Where can I find .......? nerede bulabilim

    Where can I get .......? nerden alabilirim

    What's the matter? sorun nedir

    How are you? nasılsınız

    What would you like? ne istiyorsunuz

    Do you have .......? sizde ...... var mı

    Can you help me? bana yardım edebilir misiniz

    Can I help you? size yardımcı olabilir miyim

    Can you tell me? bana söyleyebilir misiniz

    Can you show me .....? bana gösterebilir misiniz

    Do you understand me ? Beni anlıyor musunuz.

    I don't understand you. Sizi anlamıyorum.

    Please speak mor slowly. Biraz daha yavaş konuşun lütfen.

    I can understand ,ıf you speak more slowly. Biraz daha yavaş konuşursanız sizi anlayabilirim.

    Could you spell ıt ? Heceler misiniz ?

    Please write it down. Onu yazarmısınız lütfen.

    What does that mean in English ? İngilizcede bunun anlamı nedir ?

    How do you say that in English ? İngilizcede bunu nasıl söylüyorsunuz ?

    Can you translate this for me ? Bunu bana tercüme edebilir misiniz ?

    I want to look anything else. Başka birşey bakmak istiyorum.

    I don't remember = Hatırlamıyorum

    I forgot = Unuttum

    What’s it all about?Bu da ne demek?

    After all...Yine de...

    I didn't see him/her againOnu bir daha görmedim

    If I can help you anyhow, let me knowYardım edebileceğim birşey varsa, söyle

    I'll be right backHemen geliyorum

    Don’t be sad!Üzülme

    I've been studying Spanish for two yearsİki yıldır İspanyolca öğreniyorum

    By the wayBu arada

    Is it correct to say...?... diye kullanılabilir mi?

    I'd like to visit your country one day..Ülkeni bir gün ziyaret etmek istiyorum

    Of course...Elbette

    the meal was delicious...Yemek lezzizdi

    I don't know what to doNe..yapacağımı bilmiyorum

    you're deluding yourself....Kenini kandırıyorsun

    you speak in an elegant way...Çok zarifsin

    Do you enjoy it?...Hoşuna gidiyor mu?

    could you explain that please???....Bunu açıklayabilir misin???

    I don't feel well..Pek iyi hissetmiyorum.

    this is for you....Bu senin için

    follow me....Beni takip et

    I get along very well with him...Onunla çok iyi anlaşıyorum

    I have to go, goodbye....Gitmeliyim, güle güle

    Where are you going?....Ne yapıyorsun?

    I don't see anything interesting...İlginç birşey göremiyorum

    that's very kind of you....Çok naziksin.

    you can keep it....Senin olsun

    You know what I mean?.....Neyden bahsettiğimi anladın mı?

    the more I study, the more I learn.....Çalıştıkça öğreniyorum.

    long time I haven't practiced my Spanish....Uzun zamandır İspanyolca pratik yapmadım

    beautiful=güzel

    handsome=yakışıklı

    excellent=harika

    bad=kötü

    loyal,faithful=sadık

    cheerful=neşeli

    sad=üzgün

    elegant=zarif

    sensitive=hassas

    exciting=heyecanlı

    horrorful=korkunç

    clever=zeki

    Happy=Mutlu

    UnHappy=Mutsuz

    Little=Az

    Very=Çok

    Clean=Temiz

    Need=Lazım,gerekli

    Expensive=Pahalı

    sonra= then

    ilk= first

    üstünde= on, at, over

    altında= under

    yanında= beside, next to

    -e, -ye, -a, -ya (dative)= to

    -den, -dan= from

    içinde= in, inside

    içine= into

    dışında= outside

    civarda= nearby

    ile= with, by

    -den dışarı= out of

    Dress=Giysi

    Haklısın= you are right.

    Doğru= That's right.

    Bütün gün= All day long / the whole day

    Gün geçtikçe / günden güne= Day by day

    Günlerce= For days

    Yıllarca= For years

    Aylarca= For months

    Zaman geçtikçe / Zamanla= As time goes by / By and by

    Bence...= In my opinion / I think

    Uzun zamandır= for a long time

    Param yok / Parasızım= I am broke.

    TO Where=nereye?

    FROM where=nereden?

    until where=nereye kadar?

    Who=Kim?

    TO whom=kime?

    WITH whom=kiminle?

    FROM whom=kimden?

    Seçimini yap= Make your choice. 0

    how much=ne kadar?

    Sen ne dersen de= Whatever you say.

    Başka çarem yok= I have no other way (choice).

    Çaresizim= I am helpless.

    He needs more money=Daha çok paraya ihtiyacı var

    Param bitti= I am run out of money.

    are you blind : körmüsün

    are you deaf :sağırmısın

    as far as know = bildigim kadariyla

    as i've explained... / acikladigim gibi...

    as you can see... = gordugunuz gibi

    Be Calm=Sakin ol

    Be more polite=Daha kibar ol

    be right back :hemen donmek

    bye for a while : bir süreliğine güle güle

    call back=Daha sonra aramak " I'll call back you"

    Calm down please=Sakin ol lutfen

    Catch up soon = yakinda gorusmek dilegiyle

    cheers: şerefe!

    Come on=Saçmalama/Hadi ya/Olurmu oyle şey

    Damn=Kahretsin, "Damn ıf I know=Kahretsin biliyorsam"

    Depend on you=Sana guveniyorum/inanıyorum.

    Do a favour for me=Benim için bir iyilik yap

    Do not forget=Unutma

    Do not make panic=Panik yapma

    Do what you like=Ne istiyorsan onu yap

    do you have any money on you? = yaninda para varmi (sende para varmi vs..)

    dont be grumpy : somurtma

    don't be silly = sacmalama/şapşal olma

    Don't be worry=Endişelenme,telaşlanma

    dont bother me: benim canımı sıkma

    enjoy your meal: afiyet olsun

    Fancy metting you!!= Ne guzel rastlantı seninle karşılaşmak

    first of all = oncelikle

    For the sake of=Aşkına, Please forgive me for the sake of our love.

    for what ? = Ne olmuş yani

    from now on=Bundan sonra,

    god bless you: 1-tanrı seni kutsasın.2-çok yaşa

    Good to hear you! = senden haber aldgima sevindim

    guess what.... = bil bakalim....

    Happy new year = mutlu seneler

    have a bath = banyo yapmak

    have a breakfast = kahvalti etmek

    have a nice holiday = iyi tatiller

    have a nice trip = iyi yolculuklar

    have a seat! = oturun!

    Here we go=Basliyoruz

    Here you are!=Buyurun!!

    do not hesitate =tereddüt etme

    Hope to see you soon = umarim yakinda gorusuruz

    how a good idea=Ne kadar iyi bir fikir

    how are you doing? = nasilsin?

    How are you dude=Ne haber serseri

    how dare/come you are here!=Nasıl olurda burda olursun

    how then!=Bu da ne demek

    How's it going? = nasil gidiyor? / nasilsin ?

    Hush=Sus

    I hardly know him = onu cok az taniyorum

    I have a fancy that=Bana öyle geliyorki

    I have no idea= hicbir fikrim yok

    I know exactly what you mean = ne demek istedigini tam olarak biliyorum.

    If need be=Gerekirse,

    I'm in hhe mood = havam yerinde

    I'm not feeling so good = kendimi iyi hissetmiyorum

    I'm not in the mood_ canım istemiyor

    I'm sick of it!= bundan biktim

    In case of need=Gerektiğinde

    It's been a long time = uzun zaman oldu (gorusmeyeli)

    It's my bussiness = bu benim isim (sen karisma gibilerinden soylenir. is burda genel anlamda kllaniliyor)

    It's nice hearing from you = sesini duymak ne guzel/ senden haber aldigima sevindim

    if all well=Hersey yolunda giderse

    if i were you... = senin yerinde olsam

    in other words = diger bir deyisle

    in the meantim = bu arada

    it is my great pleasure = bu benim icin buyuk bir zevk

    it's his duty = bu onun gorevi

    it's up to you=Sana bağlı, senin bileceğin birşey"Soz sırası Sizde"

    it's your turn=Sıra Sizde

    just have a look: sadece bir göz at

    Just Think!=Düşün bir kere

    keep going= devam etmek

    Keep in touch = goruselim

    keep in= kenara,

    keep it up!= boyle devam et (takdir etmek anlaminda)

    keep your smile : yüzünden gülücükler eksik olmasın

    last but not least = son olarak

    laters=sonra görüşürüz

    let's go for it! = deneyelim!, riske girelim!

    make love=sevişmek

    make my day=do something that'll really please me =(Bir kişiyi gün içinde mutlu edecek bir şey yapmak)

    Matter in hand=Söz konusu olan şey

    do not neglect me please= Beni ihmal etme lutfen

    never mind= salla gitsini de ekleyelim

    nice to see you see again= tekrar gorustugumuze sevindim

    no matter how = nasil olursa olsun

    no matter when = ne zaman olursa olsun

    no problem at all = birsey degil

    relecious holiday = bayram

    shall we dance: dans edelim mi?

    shower = sagnak yagmur

    So far so good=Şimdiye kadar iyi

    So what=Ne olmuş yani

    Take care of yourself please=Lutfen kendine iyi bak

    take it easy: keyfine bak.

    Take it easy=Kolay gelsin

    Thank you for your hospitality= konukseverliginiz icin tesekkurler

    The world is a village = dunya kucuk

    Then=Oyleyse,O halde,o zaman

    There you are!=Buyur!

    To be honest=Durust olmak gerekirse

    to get = almak / getirmek

    to get annoyed =sinirlenmek

    to sum up, we can say..... = ozetlersek soyle diyebiliriz....

    well=Peki

    What a friendly chap! = Ne arkadas canlisi bir adam

    What a pity!!!= Birisine acıyarak "Ne yazık!!!" demek

    what about yourself? = ya senden naber?

    what for ? = ne icin

    what's on? = tv de ne var? (telefizyon seyreden birine sormak cumlesi)

    Where have you been? = Nerelerdeydin?

    whold you like to accompany me? = Bana eslik eder misin?

    Why so? = neden oyle?

    would you like to dance with me: bu dansı bana lutfedermisiniz

    you can take my word for it. bana guvene bilirsiniz

    you dress very well= cok sik giyiniyorsun

    you look stone :taş gibi görünüyorsun(ingiliz kızlarda çok etkili )

    you turn me on = beni etkiliyorsun

    yummy! = lezzetli

    What I know doesn't interest you=Bildiğim şey seni ilgilendirmez

    Don't you dare!!=Sakın ha!!!

    With or without you=Seninle yada Sensiz

    Do not drive me=Beni zorlama,tahrik etme

    get stuck in anywhere = bir yerlerde çakılıp kalmak mesela trafik

    take for granted = sabit fikirli

    Even so = Oyle olsa bile

    Even Now= Şuanda/Şimdi bile

    As usual = Herzamanki gibi

    At one time=Bir zamanlar

    get lost : Kaybol !

    wing it up = kafadan atmak, kafadan sallamak

    I feel so close to you: Kendimi sana yakın hissediyorum

    What do you like doing? Nelerden hoşlanırsınız?

    Geldin mi? : Have you arrived?

    İyi misin?: Are you fine/OK?

    Burada değil mi?: Isn't s/he here?

    Kapıyı örttün, değil mi?: You closed the door, didn't you?

    Acıktın mı?: Are you hungry (yet)?

    Öyle mi? : Is it so?/Really?

    I can't believe you have done this to me.(bana bunu yaptığına inanamıyorum)

    Your family thinks so many bad things about me now.(ailen şimdi hakkımda kötü şeyler düşünüyor)

    We were getting married. You ruined everything. (evlenmek üzereydik. sen herşeyi mahvettin.)

    I wonder what went through your head when you told those lies. (aklında ne vardı da o yalanları söyledin merak ediyorum)

    You have problems.(sorunlusun bence)

    Did you even love me?(Allah aşkına hiç sevdin mi ki beni)

    I suppose you were just using me.(sadece beni kullanıyordun)

    Now, i am left here feeling sorry for myself.(şimdi, burada yalnız başıma kendime üzülüyorum)

    I will forget you.(seni unutacağım)

    You meant the world to me.(benim için dünyalar kadar değerliydin.)

    Now it's finished.(şimdi hepsi bitti)

    I loved a liar.(bir yalancıyı sevmişim)

    Don't say people seperated us.(bizi insanların ayırdığını söyleme)

    You did this.(sen yaptın)

    I can't see how anyone will love you like i did.(seni seven birinin bunu yapması için bir neden göremiyorum)

    You did wrong.(yanlış yaptın)

    You have no honour.(hiç şerefin yok)

    I will come to Turkey one day insallah, but i won't see you.(bir gün inşallah Türkiye'ye geleceğim ama seni görmeyeceğim)

    Stop telling lies.(Yalan söylemeyi bırak)

    Stop saying you love me.(beni sevdiğini söylemeyi bırak)

    I wish I never met you.(keşke seni hiç tanımasaydım)

    I will be with you //Seninle olacağım

    I’m losing the love I found //Bulduğum aşkı kaybediyorum

    Crying without a sound //Sessizce ağlıyorum

    Where have you gone? //Nereye kayboldun?

    Nothing ever seems to quite turn out right //Hiçbirşey yolunda gidiyor gözükmüyor

    Since the day that we met, girl // Tanıştığımız günden beri, kız

    I ain't never had anyone make me feel this way // Aslağa bir daha birisinin bana böyle bir his vermediğini algıladım

    What will it take to show you I'll be by your side? // Ne lâzım daha, sana yanında olacağımı göstermek için?

    Cause you know me and I know you // Çünkü sen beni ve ben seni tanıyorum

    I'm gonna be the love that's gonna last // Ben kalıcı aşk olacağım

    And be the one that got your back // Ve seni destekleğen tek kişi

    Ain't nothing never that bad, that we would be together // Hiç birşey bizim beraber olmamızdan daha kötü olamaz

    Seni dört gözle bekliyorum= I am looking forward to seeing you.

    Bana bir iyilik yapar mısın(ız)?= Will you do me a favour?

    Elimden geleni yaptım= I did my best.

    Tebrik ederim= Congratulations.

    Yeni yılın(ız) kutlu olsun= I wish you a happy New Year.

    Şerefe!= Cheers!

    Afiyet olsun= Enjoy your food.

    Müjde!= Good news!

    Çok yaşa(yın)= Bless you. -Siz de görün (formal)/ Sen de gör (informal)= You, too.

    Geçmiş Olsun= May you recover / get well soon.

    İyi yolculuklar= Farewell / Have a nice trip.

    İyi tatiller = Have a nice holiday

    Doğum günün(üz) kutlu olsun= Happy birthday to you.

    Başınız sağolsun= My sincere condolences.

    Ne demek istiyorsun(uz)?= What do you mean?

    Yani... / Demek istiyorum ki... / That's to say... = I mean

    Eğlendin(iz) mi?= Did you have fun?

    İyi vakit geçirdin(iz) mi?= Did you have a good time?

    Çok naziksin(iz)= It is very kind of you.

    Sana bayılıyorum= I’m fond of you.

    Senden vazgeçmem= I won’t give you up.

    Sana kızgınım= I’m angry with you.

    Kırgınım= I’m hurt.

    Seni kırmak istememiştim= I didn’t want to hurt you.

    Sensiz olmuyor= It doesn't go without you.

    Sensiz her şey anlamsız= Everything is meaningless without you.

    Ayrılmak istemiyorum (in a relationship)= I don't want to break up.

    Sensiz yapamıyorum= I cannot do without you.

    Sen benim her şeyimsin= You are my all.

    Hayatımın anlamı= Meaning of my life

    Hayatımın kadını / erkeği = woman / man of my life

    Seni hayal edemeyeceğin kadar çok seviyorum= I love you so much that you cannot imagine.

    Seni üzdüğüm için özür dilerim= I’m sorry for making you sad.

    Seninle çok mutluyum= I’m so happy with you.

    Sensiz çok mutsuzum= I’m so unhappy without you.

    Sen benim hayatımın anlamısın= You are the meaning of my life.

    Sen benim hayatımdaki en güzel şeysin= You are the most beautiful thing in my life.

    Kalbimin tek sahibi= the only owner of my heart

    Senden ayrı bir hayat düşünemiyorum= I cannot think of a life apart from you.

    Sensiz olmam imkansız= It’s impossible for me to be without you.

    Sana bir iki ağır sözüm vardı/ i had some hard words to you

    Tamam tamam yuttum/ ok ok i swallowed

    Yalan bu dünya herşey boş/ this world is lie everything is empty

    Kahretsin seviyorum(damn it,I love)

    Hep seni İstiyorum (I always want you)

    Nerdesin bilmiyorum (I dont know where you are)

    Çürük bir dişim var= I have a bad (decayed) tooth.

    It has been years i am longing for your beautiful face / Yıllar var ki hasretim o gülyüzüne

    Araba bozuk= The car is out of order.

    Çürük bir dişim var= I have a bad (decayed) tooth.

    Bozuk paranız var mı?= Do you have change?

    Lütfen bozuk para veriniz= PLease pay in small change.

    Bozuk yok= I don't have any change.

    İçeri nasıl gireceğim? How shall I let myself in?

    Bitişik komşu= next-door neighbour

    Bitişikte oturuyor= He lives next door.

    Seni dört gözle bekliyorum= I am looking forward to seeing you.

    Seni bekliyorum= I am waiting for you.

    Haklısın= you are right.

    Doğru= That's right.

    Sağda= on the right

    Sağdan gidiniz= Keep to the right.

    İyi / Doğrıu / Oldu / Tamam= That's alright.

    Zararı yok / Farketmez= No matter.

    İyi misin(iz)?= Are you allright / ok?

    İyiyim= I am ok / fine / allright.

    Bu olur mu?= Is this allright?

    Bu olmaz= This won't go / match / suit / fit.

    Ne haber (we say "naber" in everyday speech) / ne var ne yok?= How is everything?

    İyilik (we can say it as a reply to "naber" )= Fine

    Üstü kalsın= Keep the change.

    Bu arada= By the way

    Böyle yapılır= This is the way to do it.

    Onlar iyi geçiniyorlar= They're getting on well.

    Seni ilgilendirmez / Sane ne?= It has nothing to do with you / It is none of your business.

    Onunla ilgim yok= I have nothing to do with her/him/it.

    Bütün gün= All day long / the whole day

    Gün geçtikçe / günden güne= Day by day

    Günlerce= For days

    Yıllarca= For years

    Aylarca= For months

    Zaman geçtikçe / Zamanla= As time goes by / By and by

    Bence...= In my opinion / I think

    Uzun zamandır= for a long time

    Beni düşünme / Beni kafana takma= Don't mind me.

    Nasıl bir kız?= What is SHE like?

    Bana iyi gelir= It does me good.

    Bana bir iyilik yapar mısın(ız)?= Will you do me a favour?

    Elimden geleni yaptım= I did my best.

    O çıktı= She/He is out / gone out.

    Beş dakikaya kadar gelir= She/He will be back in 5 minutes.

    Neyin var / Ne oluyor sana?= What is the matter with you?

    (Hiç) Bir şeyim yok= Nothing

    Haydi (we say "hadi" as well)= Come on (along)

    İşte burada= Here it is

    İte orada= There it is

    Bana haber verir misin(iz)?= Will you let me know?

    Sıra kimde?= Whose turn is it?

    Sıra bende= It is my turn.

    Sıra sende / sizde değil= It is not your turn.

    Karşılığında= In return

    Hat meşgul= The line is busy

    Param yok / Parasızım= I am broke.

    Ali evlenecek yaşta= Ali is old enough to marry.

    Bir şekilde= In one way or another / somehow

    Öyle yapma= Don't do it that way.

    Böyle yap= Do it like this.

    Ben eve giderken= On my way home

    Bu taraftan, lütfen= This way, please

    Bunun başka yolu yok= There is no other way than this.

    Başka çarem yok= I have no other way (choice).

    Çaresizim= I am helpless.

    Aceleyle= Hastily

    Acele= Urgent

    Acelesi ne / Ne acelesi var?= Why hurry?

    Acele et= Hurry up (imperative)

    Bunun neresi komik?= What is so funny about it?

    Kolay gelsin= May it come easy.

    Allah (seni) korusun / esirgesin= May God protect (you).

    Allah korusun / Allah vermesin= May God forbid.

    Allah cezasını versin= May devil take care.

    Allah kolaylık versin= May God help (you)

    Allah sabır versin= May God give (you / her, him) patience.

    Allah affetsin= May God forgive (you / her,him).

    Tebrik ederim= Congratulations.

    Yeni yılın(ız) kutlu olsun= I wish you a happy New Year.

    Şerefe!= Cheers!

    Afiyet olsun= Enjoy your food.

    Müjde!= Good news!

    Çok yaşa(yın)= Bless you. -Siz de görün (formal)/ Sen de gör (informal)= You, too.

    Geçmiş Olsun= May you recover / get well soon.

    İyi yolculuklar= Farewell / Have a nice trip.

    İyi tatiller = Have a nice holiday

    Doğum günün(üz) kutlu olsun= Happy birthday to you.

    Başınız sağolsun= My sincere condolences.

    Ne demek istiyorsun(uz)?= What do you mean?

    Yani... / Demek istiyorum ki... / That's to say... = I mean

    Eğlendin(iz) mi?= Did you have fun?

    İyi vakit geçirdin(iz) mi?= Did you have a good time?

    İyi görünüyor= She / He / It seems good.

    Bna öyle geliyor ki...= It seems to me that...

    Sanırım hatırlıyorum / Hatırlar gibi oluyorum= I seem to recall.

    Eninde sonunda= Sooner or later

    Yavaş yavaş (giderek)= Slowly slowly (By and by)

    Şöyle böyle= So so / More or less

    Yan yana= Side by side

    El ele= Hand in hand

    Arka arkaya= One after another

    Üst üste= On top of one another

    Şundan bundan konuştuk= We talked about anything and everything.

    Ali'ye rastladım= I came across / ran into Ali.

    Benimle alay ediyor= She / He is making fun of me.

    Son moda= Latest fashion

    Modası geçmiş / demode= old-fashioned, out of date

    eski kafalı adam= old-fashioned man

    Çok naziksin(iz)= It is very kind of you.

    Umrumda değil/ Takmıyorum= I don't care

    Şansını deneyin= Take your chance.

    Seçimini yap= Make your choice.

    Allah aşkına!= For goodness' sake!

    Bunu yapmaya değer= It is worth doing this.

    Fikrimi değiştirdim= I changed my mind.

    Vazgeçtim= I gave up

    Sigarayı bıraktım= I gave up smoking.

    Bu olur mu?= Will this do?

    Bu olmaz= This won't do.

    Ne faydası var?= What's the use?

    İnkar etmenin ne faydası var?= What's the use of denying?

    İnkar etmenin faydası yok / İnkar etmekte fayda yok= No use in denying it.

    Faydasız= That's useless.

    Acele etme(yin)= Don't hurry.

    Allah rahmet eylesin= May God have mercy for her/ him (for a dead person)

    Eve dönüşte= on the way back home

    Param bitti= I am run out of money.

    Sen ne dersen de= Whatever you say.

    Size de (formal) / Sana da (informal) = Same to you.

    Yanılmıyorsam= If I am not mistaken

    Artık bilmem ne yapsam. / from now i dont know what to do

    Bir garip biraz buruk / weird, abit broken

    Bir tuhafım bu akşam Küsmeye değmez kimse / i am strange this evening, no meaning to be in the sulk with anyone

    Değil ki kırılmaya. / not to broken

    It has been years i am longing for your beautiful face / Yıllar var ki hasretim o gülyüzüne

    Ah aşkım sensiz hayat nedir ki? / Oh lover what's life without you?

    sensiz geceler renksiz, tatsız / without you the nights are colorless, flavorless

    Öldürecek inan bu inat ikimizi - this obstinacy will kill bot of us

    Lütfen gitme / please don't go

    sen burdayken herşey mükemmel / when you're there everything is wonderful

    Binlerce kez kalbime söyledim / I have advised my heart a thousand times

    Güzel ne varsa senle var gel dön artık deli olma - all beauty is with you,come back dont be crazy

    Kalbim beni senin yanına getirdi / It has brought me here to you

    Eğer bu tarafa bakarsan, seni selamlıyor olacağım / If you look this way, I shall greet you

    Ne olur gülümse bana, Minicik bir ümit ver - please smile at me,give me a little hope

    Ama bu doğru değil sevgilim / But that is not true my darling

    Sana anlatmam gereken çok şey var / There are so many things I have to tell you

    Eğer bir parça cesaretini gösterebilirsen / If you would show the slightest bit of courage

    Gördüğün gibi çok unutkanım-as you see, i am too forgetful

    I love u more than any1 do / I love you more than anything / seni her şeyden daha çok seviyorum

    ur so special to me/ sen benim için çok cözelsin

    Eğer bana ayıracak vaktin varsa-if you have time for me

    Sende az da olsa gurur varsa-if you have even a little pride

    Evde bekliyorum-i am waiting at home

    I hav 2 go nw / şimdi gitmem lazım

    I had a nice day / günüm iyi geçti

    çocukÇA davranıyorsun.: you are behaving likea child

    sence yaptığın doğru mu?: do YOU THINK it is right what you have done

    bu kararı aileCE aldık.: we took this decision AS ALL the family.

    I have fallen in love with you: Sana aşık oldum

    Ben sensiz kimsesizim - l am without you,l am without anybody

    aklıma gelmezdi ayrılacağım-i never thought that we could seperate

    bu aşkın sonunda ağlayacağım- that i could cry at the end of this love

    düşündükçe seni çıldıracağım- i will go mad the more i think of you

    boşuna sevmişim değmezmiş sana- i loved for nothing, you would not worth

    en büyük hatayı sende yapmışım- i made the biggest mistake with you

    o taş kalbinde ben aşk aramışım- in that stone heart of you i looked for love

    demekki yıllarca boşa yanmışım- so i burnt for nothing for years

    iki yüzlüymüşsün farkedemedim - you were a counterfeiter i could not notice

    yalanmış sözlerin hissedemedim- your words were lie i could not feel it

    ne yaptım sa sana kıymet bilmedin - whatever i did to you you did not know my value

    Ben bu gece karar verdim - I decided this night

    Çok zarar verdim beni affet - hurt too much, forgive me

    bugun doğum günün yanında değilim - today is your birthday,but l am not near you

    Çöllerde su gibi özledim seni-i have missed you like water on desert

    İstesem de kaderimden silemem-i cant delete from my fate even if i want

    Bir allah tan bir de senden vaz gecemem-i wont quit from God and you

    Bugüne dek hep keşke deyip durdum.- i alwas said "just if" till this day

    Gördüğüm rüyanın etkisinden olsa gerek / i guess its the affect of my dream

    Garip bir hisle uyandım bu sabah / I woke up in so strange feeling

    Ya bugün o günse, hayatın son günüyse / If today is that day, last day of life

    İçimi korku sardı bu sabah / I started to scare this morning

    Sevdiğim şeyleri düşündüm sevdiğim insanları / I thought about the things which i love, thought about the persons who i love

    Sanirim, düsünmedin. / i guess you didnt think about it

    Ya çok yalnızsam / what if i am so alone

    Zaten bıkmışsam / What if i already fed up

    Zamanı harcamışsam / What if i wasted time

    Sen, ben, o herkes aynı hikayede / You,me,he, everybody is in same story

    Başı ve sonu aynı gerisi farklı / Beginning and the end is same, remaining parts are different

    Şiirler Yazdım Sana Okur musun Söyle / i wrote poems for you.. will you read..tell me

    Derdimiz, yaramız acılarımız farklı olabilir / Our troubles, pains, wounds might be different

    Pişmanlık herkes için acı olmalı / regret should be same for everybody

    Ya çok cahilsem / what if i am ignorant

    Uzanıp Ellerimden Tutar mısın Söyle / can u reach and hold my hands..tell me

    Her yeni başlangıcın sonunda yine aynı kelime. Keşke - always as the same at the end of the beginning just if

    Yanlış insanlar, yanlış yüzler, yanlış aşklar./ wrong people, wrong faces, wrong loves

    Evet kapatmıştım kalbimin kapılarını ama sonra sen çıktın karşıma./ yes i had closed the doors into my heart but then you came in front of me

    Üzülme sevdiceğim bir daha çıkmam karşına // don't be sad my lover, i won't cross your path again

    Sana son kez yazıyorum hatıralar yeter bana // i'm writing you for the last time, memories are enough for me

    How much i have been sad, how much i have been sad, you cant know - Nasıl üzüldüm, nasıl üzüldüm bilemezsin

    I am already over these ages my dear, I cant play house with you - Ben o yaşı çoktan geçtim canım evcilik oynayamam

    Ben hiç kıyamam gözyaşlarına.
    I CANNOT STAND YOUR TEARS

    Melekler ağlar mı hiç bebeğim
    DO ANGELS NEVER CRY MY BABE

    Aklım sende kalır sakın ağlama.
    MY MIND IS WITH YOU NEVER CRY

    I want to be your husband
    Kocan olmak istiyorum

    Night I always am seeing you in my dreams
    gece hep seni rüyalarımda görüyorum

    And though I make mistakes
    Ve hatalar yapsam bile

    I'll never break your heart
    Asla kalbini kırmayacağım

    I see the questions in your eyes
    Gözlerindeki soruları görüyorum

    I know what's weighing on your mind
    Aklından geçenleri biliyorum

    Ne demek istiyorsun? Anlamıyorum.
    what do you mean ? i don't understand

    Bazen zarif bir söz unutturur her şeyi
    sometimes a gentle word makes you forget everything

    Düşünmeden söylediğin en acı sözleri
    the saddest words that have been told without thinking

    İstemezdim aslında kalbini kırmayı
    i never meant to hurt you

    Bu masum gözlerini yeniden ağlatmayı
    to make these innocent eyes cry

    Savaştık olmadı
    we have struggled, we failed

    Umudum kalmadı
    i have no hope left

    Yaralandık yazık
    we have been wounded, we were alone

    Bize hiçbir ihtimal kalmadı
    there is no chance for us

    İnsanoğlu yalnız gelir bu dünyadan yalnız göçer
    human being comes to this world alone, goes alone

    Ben seninle gelmişim ya sensiz ölemem
    i came with you, i cannot die without you

    İçin garip olur ya damlalar düşer birer birer
    you feel strange inside, right, the tears drop one by ony

    Sen beni anlamazsın yalnızca git yeter
    you don't understand me, just go

    Özlemenin ne oldugunu bilir misin sen?
    Do you know what is the meaning of missing?

    part of me u r for a long time now u made my dreams come true
    Uzun bir süredir benim bir parçamsın Hayallerimi gerçek yaptın

    please don't disturb me more
    Lütfen beni daha fazla rahatsız etme

    i don't know anything else more than what i said
    Bu söylediğimden daha fazla birşey bilmiyorum.

    its by your effort
    Senin çabanla

    when you will finish ?
    Ne zaman bitireceksin?

    can´t ever think of life without you
    sensiz bir hayat dusunemiyorum artik

    I will make your dreams come true my love
    hayalini kuruyorum askim

    My love i adore you and adore you madly
    askim seni delicesiene seviyorum ve tapiyorum

    bir tek seni sevdigimi bilmen yeter
    IT IS ENOUGH IF YOU KNOW THAT ; I LOVED YOU ONLY

    to love you makes me happy
    seni sevmek bana mutluluk veriyor

    i can´t sleep without you
    sensiz uyuyamiyorum

    Neler yaşadım şu kısa hayatımda
    WHAT I LİVED İN MY SHORT LİFE

    Hiçbir zaman doymadım sana, doyamam.
    I NEVER SATED WİTH YOU I CANNOT

    there´s no happiness without your love
    askin olmadan mutlu olamam

    i can´t live without your love
    senin sevgin olmadan yasayamam

    lets keep out love forever
    askimizi sonsuza kadar koruyalim

    i fell in love with you
    sana asik oldum

    you are the reason women fall in love
    seni kadinleri ask olmasinin nedenisin

    my heart is aching so much for missing you
    seni okadar ozluyorumki kalbim sizliyor

    love overcomes everything
    ask herseyin ustesinden gelir

    I love you and i don´t want to lose you
    seni seviyorum ve kaybetmek istemiyorum

    But i need you to know that i can't sleep anymore
    Ama şunu bilmeni isytiyorum artık uyuyamıyorum

    But now i am gone
    Ama şimdi gidiyorum

    All I want to do is see you again
    Tek istediğim görmek seni yeniden

    Is that too much to ask for?
    Çok fazla şey mi bu?

    I just want to see your sweet smile
    Tatlı gülümsemeni görmek istiyorum yalnızca

    Smiled the way it was before
    Gülümsediğin gibi eskiden

    Won't you just admit it
    artık kabul etmeyecek misin

    im loving you more than any words can say
    hiçbir kelimenin söyleyemeyeceği kadar seni seviyorum

    hey you,are you trying to be mean?
    hey sen,kaba olmaya mı çalışıyorsun?

    Double g and im here to put this **** on you,
    ...mi sana değdirmek için buradayım

    I'm stuck on ***** and yours is right,
    A.ına şaşırıp kaldım, seninkine, bu doğru

    I wanna **** you you already know
    Seni s..mek istiyorum herşeye hazırsın

    I can't say anymore than I love you
    seni seviyorumdan baska bir sey soyleyemiyorum

    Things between us don't get better
    -Aramızdaki şeyler düzelmez

    Lonely im so lonely
    Yalnızım, çok yalnızım

    I didnt hope you'd be gone this long
    Bu kadar uzun süre dönmeyeceğini ummamıştım

    I jus want u to come me, so stop playing girl
    Sadece bana gelmeni istiyorum, bu yüzden oyunu bırak

    Oh my baby baby I love you more than I can tell
    ooo bebegim bebegim seni anlatamayacağım kadar cok seviyorum

    I don't think I can live without you
    sensiz yaşayabileceğimi sanmıyorum

    Nasıl ayrılacağız biz seninle
    HOW WILL WE BREAK UP WITH YOU

    Ömrüm bin yıl olsa da doyamam sana
    EVEN MY LIFE IS 1000 YEARS CANNOT SATED WITH YOU

    Ellerin ellerimde olsun daima
    LET YOUR HANDS BE IN MY HANDS FOREVER

    I'm crazy 'bout you (I'm crazy 'bout you)
    Senin için çıldırıyorum (senin için çıldırıyorum)

    So don't be stupid-you know I love you
    Bu yüzden aptal olma- seni sevdiğimi biliyorsun

    Stop overreacting
    Aşırı tepki vermeyi bırak

    It's definitely distracting
    Bu kesinlikle rahatsız edici

    The way you dramatize every little small detail
    Bütün ufak tefek ayrıntıları dramatikleştirmen

    Don't freak out until you know the facts
    Gerçeklerini bilene kadar kendini kaybetme

    Don't be stupid-you're my baby
    Aptal olma- sen benim bebeğimsin

    I'm really feelin' frustrated
    Gerçekten sinirleniyorum

    C'mon baby tell me-you must be jokin', right!
    Hadi bebek, söyle bana- şaka yapıyor olmalısın, değil mi!

    Don't get me wrong, yeah I think you're alright
    Beni yanlış anlama, evet bence sen iyisin

    Okay, so what do you think you're Elvis or something...
    Peki, kendini Elvis falan mı sanıyorsun...

    What does it mean to you?
    Senin için ne ifade ediyor

    For me it's something I just do
    Benim için sadece yaptığım bir şey

    I want something
    Bir şey istiyorum

    But **** it, it's over. There's no more reason to cry no more
    Ama s....r et, artık bitti. Artık ağlamak için başka neden yok

    Oh my baby baby I want you so it scares me to death
    oo bebeğim bebeğim seni istiyorum ve bu beni olduresiye korkutuyor

    Senin olmak gerek, sensiz bir ben olmayacak ki zaten.
    I have to be yours, as there won't exist a me without you anyway

    git artık demek beni ne kadar çabuk unutursan, o kadar çabuk kavuşacaksın mutluluğa
    to say go now as soon as you forget me that soon you will meet the happiness haw hard to say to you

    If god made anything better than you he probably would have kept it for himself!
    eger tanri senden daha guzel birsey yaratmis olsaydi herhalde kendisine saklardi

    Sensiz burada yanıyorum,bitiyorum,seni çok seviyorum
    I'm depressing,going mad here without you(because of your absence) I love you very much.

    Göz yaşlarım hiç dinmesin,canımdan nefes gitmesin,dünya hiç dönmesin.
    I don't want my tears come to an end,I don't want to breath,I don't want the earth turns without you

    Özledim seni,hergün yolunu gözledim döneceksin birgün diye gözyaşları ile bekledim.
    I missed you,everyday I longed for you with tears that someday you comeback.

    everyday without you are like torture, dont forget, my heart always beats with you
    Unutma kalbim hepseninle birlikte atiyor birtanem

    I love life, cuz it gave me you. I love you cuz, u are all my life, I love you like from here to the Moon". U are my treasure.
    hayatı seviyorum çünkü seni bana verdi. seni seviyorum çünkü sen benim hayatımsın, seni burdan aya kadar seviyorum. sen benim hazinemsin.

    I Love Your Smile,I Need Your Kiss, I Just Want To Remind You This, No Matter What You Say Or Do, I Will Always Be In Love With You .
    Gülüşünü seviyorum Öpücüklerine ihtiyacım var. Sana sadece şunu hatırlatmak istiyorum; ne yaparsan yap, ne dersen de, her zaman sana aşık olarak kalacağım.

    Trying To Forget Someone You Love As Much As I Love You Is Like Trying To Remember Someone You Never Knew
    Seni sevdiğim kadar sevdiğin birini unutmaya çalışmak hiç tanımadığın birini hatırlamaya çalışmaya benzer.

    You Will Always Be In My Life, Even If Im Not In Your Life. Becuase Your In My Memory.
    Sen her zaman benim hayatımda olacaksın, ben seninkinde olmasam da. Çünkü benim hatıralarımdasın.

    Cause I want everyone to know that you are mine and no one else's: Çünkü herkesin sadece benim olduğunu ve başka hiç kimsenin olmadığını bilmesini istiyorum.

    When you love someone and you love them with your heart it never disappears when you're apart: Birini sevdiğinde ve onu tüm kalbinle sevdiğinde, ayrı olduğunuzda bu aşk asla kaybolmaz.

    When you realize you want to spend the rest of your life with somebody, you want the rest of your life to start as soon as possible: Hayatının geri kalanını birisiyle geçirmek istediğini anladığında, hayatının geri kalan kısmının mümkün olduğunca çabuk başlamasını istersin

    when you told me that you dident want to have sex with me, it realy hurt my feelings.
    Benimle sevişmek istemediğini söylediğinde, çok kırıldım.

    and when you say that you dont want to have sex with me it makes me think if maybe im looking ugly, fat
    Sen bana benimle seks yapmak istemediğini söylediğinde, çirkin, itici, ve şişko olduğumu düşünüyorum.

    Sonsuza dek hayatımın parçası olur musun?/ will you be the part of my life till the very end?
    Birlikte sonsuz bir yolculuğa çıkmaya var mısın?/ do you follow to the endless journey together?
    İyi günde kötü günde,/ in good or bad day
    Benimle bir ömür boyu Yaşamaya Varmısın?/ do you follow to live a lifetime with me?

    The ones who love get jealous my love, what can I do? I love so much but due to work I cannot get online very much.
    seven kıskanır aşkım napabilirim seni çok seviyorum ama iş yüzünden fazla internete giremiyorum

    Artik gitme demeyecegim, zaten iyice hazirsin bu sefer. / i will not say "dont go" anymore, you are already perfectly ready to go this time

    Herseyi yaninda götür; anilarimizi, umutlarimizi, sevgimi de al belki lâzim olur. / take everything with you : our memories, our hopes, take my love also maybe you will need it

    Gözler arasındaki ilişkiyi biliyor musun? Onlar birlikte göz kırparlar, birlikte ağlarlar, her şeyi birlikte görürler ve birlikte uyurlar. Buna rağmen asla birbirlerini görmezler. Arkadaşlık bunun gibi olmalı. Arkadaşsız hayat cehennem gibidir.
    Do you know the relation between the eyes? They blink together, cry together, see everything together and sleep together. Despite this fact, they never see each other. Friendship should be this way. A life without a friend is like hell.

    -----------------------------------HAVA DURUMU----------------------------------------

    The weather was fine and sunny. The weather is cold today It is cold yesterday.
    Hava iyi ve güneşliydi Bugün hava soğuktur. Dün hava soğuktu.

    I think it will be sunny tomorrow. Does it often rain here? Walking is a good sport.
    Zannederim yarın hava güneşli olacak. Burada sık sık yağmur yağar mı? Yürüyüş iyi bir spordur.

    Hava çok sıcak Hava soğuk Yağmur yağıyor Kar yağıyor Hava serin Hava ılık
    It's so hot! It's cold. It's raining It's snowing It's cool It's warm

    -----------------------------------SAGLIK HASTALIK------------------------------------------------

    Kendimi çok zinde hissediyorum Yorgun gözüyüyor Berbat görünüyorsun this pain Im going through,
    I'm fresh as daisy. She looks tired. You look like a hell. yaşadığım bu acıyı

    Çok paspal görünüyorsun Çok yaşa Niçin, bir doktora gitmiyorsun? Sağlıklıyım.
    You look like you've been to hell and back Bless you. Why won't you go to a doctor? I'm healthy.


    İyi misin Kendini iyi hissediyor musUN Heyecanlı görünüyorsun
    Are you all right.? Do you feel all right? You look flushed.

    Solgun görünüyorsun Nefes alamıyorum Çok fena hastayım Midem bulanıyor
    You look pale. I can't breathe. I am sick as a dog I feel nauseous.

    Kendimi çok berbat hissediyorum Başım ağrıyor Başım çok fena dönüyor
    I feel terrible. I have a headache. I am so dizzy.

    Gözlerim şişmiş Migrenim var Başım zonkluyor Çok uykusuzum
    My eyes are puffy. I have a migraine. My head is pounding. I am really sleepy.

    How is yourself feeling? Başım ağrıyor. Hastayım. İlaç alacağım.
    Kendinizi nasıl hissediyorsunuz? I have a headache I'm ill today. I'll take an aspirine

    Kendimi rahatsız hissediyorum; hasta gibiyim. Çok yorgun ve tükenmiş görünüyorsun.
    I don't feel very well. I don't really feel well. You look beat.

    ---------------------------------AYRILIK SONRA GÖRÜŞMEK------------------------------------------

    What a pity! What a shame! What can happen? Where have you been lately?
    Ne yazık! Ne ayıp! Ne olabilir? Son günlerde nerelerdeydin?

    Bir dahaki sefere kadar hoşçakal Yakında görüşürüz Sonra görüşürüz
    Good-bye until later See you soon See you later

    Çok yakında görüşürüz Seninle sonra görüşürüz Yakın görüşürüz Görüşelim
    I'll see you real soon I'll catch you later See you tomorrow Let's get in touch

    Bir dahaki sefere görüşürüz Seni görmek güzeldi Aramayı unutma Yazışalım
    See you next time It was good to see you Don't forget to call Let's write

    Temas halinde olacağım Hoşcakal! Güle güle! İyi günler! Kendine iyi bak!
    I'll be in tocuh Goodbye! Bye! Have a nice day! Take care

    Konuşmaya daha sonra devam edebilir miyiz- Ben tekrar tekrar teşekkür ederim Haydi!
    Can we continue this later? I thank them again an again. Come on!

    Önemli değil,iyi günler! Seni daha sonra arayabilir miyim- Kapatmam lazım
    Not at all,have a nice day! Can I call you back? I really have to go now.

    Az sonra döneceğim. Sana nekadar çok teşekkür etsem azdır aşkımız hiçbir zaman yeniden canlanmayacak
    I'll be back in a minute. I just can't thank you enough our love never will begin


    Seni bu kadar çok beklettiğim için özür dilerim. sürpriz hiçbirşey tekrar aynı olmayacak
    Sorry to keep you waiting for so long. surprise nothing will be same again

    sana kızgınım ex aşkım, senden nefret etmeye bir kaza geçirdim Sen yarın işe başlayacak mısın?
    im afraid ex love, i started to hate I had an accident Will you begin work tomorrow?

    Ben bir ay sonra sizi göreceğim. Siz buraya gelecekmisiniz? Tom, gelecek ay İngiltere'ye gidecek.
    I will see you after a month. Will you come here? Tom will go to England next month.

    My heart is worn Please believe in me You know that i believe you I love your honesty
    Kalbim yıprandı Lütfen bana inan Sana inandığımı biliyorsun Senin dürüstlüğünü seviyorum

    We met, we clicked, we shared a vibe that was true I never had anybody treat me quite like you do
    Tanıştık, kaynaştık, bir elektrik aldık bu gerçekti Kimse bana senin yaptığın gibi davranmadı

    What do you do when someone don't love you I was a fool to think that I was the one I'm coming for you
    Biri seni sevmediği zaman ne yaparsın? Tek olduğumu düşündüğümde aptallık etmişim Senin için geliyorum

    I did not want to face the truth No more friends i don't want to say goodbye Now I'm done believing you
    Gerçeklerle yüzleşmek istemedim Artık arkadaş yok elveda demek istemiyorum Artık sana inanmıyorum

    I had been misjudging you So I told you to get out You had a lotta nerve I hope you learn
    Seni yanlış değerlendirmişim Bu yüzden defolmanı söyledim Çok sinirlisin Umarım öğrenirsin

    You too damn old to be so immature It's cool if you can't wait for me You said you'd call me later
    Bu kadar çocık davranmak için fzla yaşlı Beni bekleyemeyeceksen sorun değil Sonra arayacağım demiştin

    You must have thought I was selfish You actin so ungratefully I can't seem to figure out
    Benim bencil olduğumu düşünmüş olmalısın Çok nankörce davranıyorsun Anlayamıyorum

    But everything I did I did for us Yes we can be together Go'head and do your thing now
    Ama herşeyi sadece bizim için yaptım Evet birlikte olabiliriz Git ve kendi işine bak

    Çok yoğunum Hiç fark etmez. seni daha uzun süre sevmek istiyorum
    I'm snowed under It doesn't make any difference Wanna love you longer.

    Önemi yok. Başla! Devam et! Böylesi en hayırlıdır. Şimdilik bu kadar.
    It's of no consequences Get on with it! It's for the best. That's all for now.

    Bu olabileceğin en kötüsüdür. Öyle görünüyor. Elden birşey gelmez. Hazır mısın?
    That's the worst of it So it seems. It can't be helped. Are you ready?

    O Bebeğim Sana İhtiyacım Var Hayatımda Huzur İçin Sana İhtiyacım Var Benimle Evlenmiyecekmisin
    Oh baby I need you For the rest of my life girl I need you Wont you marry me marry me

    Hiçbirşey Önemli Değil Ama Aşkımsın Kızım Senin Aşkın Beni Büyüledi Seni karım yaparım
    Nothing matters but you my love Girl your love to me feels just like magic Gonna make you my wife

    You’re a fire sıkılmış gibi yapıyorsun so just let your heart reach out to me
    Sen bir ateşsin you pretend you're anything kalbine izin ver bana ulaşsın

    Baby I just dont get it Do you enjoy being hurt? You know that theyre all lies
    bebek bir türlü anlamıyorum incinmekten hoşlanıyor musun? bilirsin hepsi yalandır

    Çok yoğunum Hiç fark etmez. seni daha uzun süre sevmek istiyorum
    I'm snowed under It doesn't make any difference Wanna love you longer.

    Önemi yok. Başla! Devam et! Böylesi en hayırlıdır. Şimdilik bu kadar.
    It's of no consequences Get on with it! It's for the best. That's all for now.

    Bu olabileceğin en kötüsüdür. Öyle görünüyor. Elden birşey gelmez. Hazır mısın?
    That's the worst of it So it seems. It can't be helped. Are you ready?

    O Bebeğim Sana İhtiyacım Var Hayatımda Huzur İçin Sana İhtiyacım Var Benimle Evlenmiyecekmisin
    Oh baby I need you For the rest of my life girl I need you Wont you marry me marry me

    Hiçbirşey Önemli Değil Ama Aşkımsın Kızım Senin Aşkın Beni Büyüledi Seni karım yaparım
    Nothing matters but you my love Girl your love to me feels just like magic Gonna make you my wife

    You’re a fire sıkılmış gibi yapıyorsun so just let your heart reach out to me
    Sen bir ateşsin you pretend you're anything kalbine izin ver bana ulaşsın

    Baby I just dont get it Do you enjoy being hurt? You know that theyre all lies
    bebek bir türlü anlamıyorum incinmekten hoşlanıyor musun? bilirsin hepsi yalandır
    even though our friendship is hidden in the distant kilometres, we're friends as long as we share the same sky
  2. arif_mersin's Avatar

    arif_mersin said:

    Default

    There is no need to hurry Sorry,I don't know help me I am learning Greek Can you help me? I am very pleased. "THANK YOU SO MUCH"
    even though our friendship is hidden in the distant kilometres, we're friends as long as we share the same sky
  3. arif_mersin's Avatar

    arif_mersin said:

    Default

    PLEASE.......Can you translate this for me ? please
    even though our friendship is hidden in the distant kilometres, we're friends as long as we share the same sky
  4. arif_mersin's Avatar

    arif_mersin said:

    Default

    Please write it down.Please
    even though our friendship is hidden in the distant kilometres, we're friends as long as we share the same sky
  5. mimikaki80's Avatar

    mimikaki80 said:

    Default

    I'll try but there are so many....it will take some time!!!
  6. mimikaki80's Avatar

    mimikaki80 said:

    Default

    Here are some for now....I will post more tomorrow or later



    Ben= I Εγώ=ego

    Sen= You Εσύ=esi

    O= He/she/it Αυτός/Αυτή/Αυτό=aftos/afti/afto

    Biz= We Εμείς=emis

    Siz= You Εσείς=esis

    Onlar= They Aυτοί=afti

    Merhaba= Hello Γειά=gia

    Günaydın= Good morning Καλημέρα=kalimera

    İyi günler= Good afternoon Καλό απόγευμα=kalo apogevma

    İyi akşamlar= Good evening Καλησπέρα=kalispera

    İyi geceler= Good night = kalinihta=Καληνύχτα

    Teşekkür ederim/Sağol= Thank you = Efharisto poli=Eυχαριστώ πολύ

    Teşekkürler= Thanks = Efharisto=Ευχαριστώ

    Bir şey değil= Not at all

    Rica ederim= You're welcome = Tipota

    Evet= Yes = Ne=Ναι

    Hayır= No = Oki=Όχι

    Tamam= Okay = Entaksi=Εντάξει

    Nasılsın/Nasılsınız?= How are you?=Pos ise?=Πως είσαι?

    İyiyim= I'm fine.= Ime kala=Είμαι καλά

    Ne yapıyorsun?= What are you doing? = Τi kanis?=Τι κάνεις?

    Hiç bir şey= Nothing=Tipota=Τίποτα

    Özür dilerim= I'm sorry=Signomi=Συγνώμη

    Lütfen= Please=Parakalo=Παρακαλώ

    Biliyorum= I know=Xero=Ξέρω

    Bilmiyorum= I don't know=Den xero=Δεν ξέρω

    Öptüm seni= I kissed you=Se filisa=Σε φίλησα

    Hoşçakal= Good bye=Adio=Αντίο

    Görüşürüz= See you = Ta leme=Τα λέμε

    Seni seviyorum= I love you.=S'agapo=Σ'αγαπώ

    Seni çok seviyorum= I love you so much.=S'agapo polu=Σ'αγαπώ πολύ

    Seni özlüyorum= I miss you.=Mou lipis=Μου λείπεις

    Sevgilim= My darling=Agapimeni mou=Αγαπημένη μου

    Aşkım= My love=Agapi mou=Αγάπη μου

    Tatlım= Honey, my sweet=Glikia mou=Γλυκιά μου

    Güzel= beautiful=Omorfos(he)/Omorfi(she)/Omorfo(it)=Όμορφος/Όμορφη/Όμορφο

    Çok güzel= very beautiful=Poli omorfi(she)=Πολύ όμορφη

    Çirkin= Ugly=Ashimos/Ashimi=Ashimo='Ασχημος/Άσχημη/Άσχημο

    (Sen) çok güzelsin= You're very beautiful.=Ise poli omorfi=Είσαι πολύ όμορφη

    Nerelisin?= Where are you from?=Apo pou ise?=Από πού είσαι?

    Kaç yaşındasın?= How old are you?=Poso hronon ise?=Πόσο χρονών είσαι?

    Ne?= What?=Ti?=Τι?

    Nerede?= Where?=Pou?=Πού?

    Nasıl?= How?=Pos?=Πώς

    İyi= Good=Kalo=Καλό

    Kötü= Bad=Kako=Κακό

    Belki= Maybe=Isos=Ίσως

    Dün= Yesterday=Htes=Χθες

    Bugün= Today=Simera=Σήμερα

    Yarın= Tomorrow=Avrio=Αυριο

    Gel= Come= Ela = Έλα

    Git= Go = Pigaine = Πήγαινε

    Neredesin?= Where are you?=Pou ise?=Που είσαι?

    Bunun neresi komik?= What is so funny about it?=Pou ine to astio?=Που είναι το αστείο?

    Kolay gelsin= May it come easy.=Makari na erthoun ola efkola=Μακάρι να έρθουν όλα εύκολα

    What? ne=Ti?=Τι?

    Who? kim = Poios/Poia/Poio=Ποιός/Ποιά/Ποιό

    How? nasıl =Pos?=Πώς?

    Why? neden , niçin = Giati? = Γιατί?

    Where? nerede = Pou? = Πού?

    How much? ne kadar = Poso? = Πόσο?

    How many? ne kadar / kaç tane = Posa? = Πόσα?

    When? ne zaman =Pote?= Πότε?

    Which? hangi =Pios/Pia/Pio?= Ποιός/Ποιά/Ποιό?

    How far? ne kadar uzakta = Poso makria? = Πόσο μακριά?

    How can i get there? oraya nasıl gidebilirim = Pos boro na pao eki? = Πως μπορώ να πάω εκεί?

    How long? ne kadar zamandır = Poso kero?=Πόσο καιρό?

    What must I do? ne yapmam gerekiyor= Ti prepi na kano?=Τι πρέπει να κάνω?

    Where can I find .......? nerede bulabilim= Pou boro na vro.....?= Που μπορώ να βρώ....?

    Where can I get .......? nerden alabilirim= Pou boro na paro...?=Που μπορώ να πάρω...?

    What's the matter? sorun nedir= Τi simveni? = Τι συμβαίνει?

    How are you? nasılsınız = Pos eisai? = Πως είσαι?

    What would you like? ne istiyorsunuz = Ti tha itheles? = Τι θα ήθελες?

    Do you have .......? sizde ...... var mı =Ehis?= Έχεις...?

    Can you help me? bana yardım edebilir misiniz = Boris na me voithisis? = Μπορείς να με βοηθήσεις?

    Can I help you? size yardımcı olabilir miyim = Boro na se voithiso? = Μπορώ να σε βοηθήσω?

    Can you tell me? bana söyleyebilir misiniz = Boris na mou pis? = Μπορείς να μου πεις?

    Can you show me .....? bana gösterebilir misiniz = Boris na mou dixis? = Μπορείς να μου δείξεις?

    Do you understand me ? Beni anlıyor musunuz. = Me katalavenis? = Με καταλαβαίνεις?

    I don't understand you. Sizi anlamıyorum. = De se katalaveno= Δε σε καταλαβαίνω

    Please speak mor slowly. Biraz daha yavaş konuşun lütfen.= Se parakalo mila pio arga = Σε παρακαλώ μίλα πιο αργά

    I can understand ,ıf you speak more slowly. Biraz daha yavaş konuşursanız sizi anlayabilirim.= An milas pio arga tha boreso na se katalavo = Αν μιλάς πιο αργά θα μπορέσω να σε καταλάβω

    Could you spell ıt ? Heceler misiniz ?=Boris na to silavisis?=Μπορείς να το συλλαβίσεις?

    Please write it down. Onu yazarmısınız lütfen.= Se parakalo grapsto mou = Σε παρακαλώ γράψτο μου

    What does that mean in English ? İngilizcede bunun anlamı nedir ? = Ti simeni afto sta aglika?=Τι σημαίνει αυτό στα Αγγλικά?

    How do you say that in English ? İngilizcede bunu nasıl söylüyorsunuz ? = Pos to les sta aglika?=Πως το λες στα Αγγλικά?

    Can you translate this for me ? Bunu bana tercüme edebilir misiniz ? = Boris na mou to metafrasis? = Μπορείς να μου το μεταφράσεις?

    I want to look anything else. Başka birşey bakmak istiyorum.=

    I don't remember = Hatırlamıyorum = Den thimame = Δεν θυμάμαι

    I forgot = Unuttum = Xehasa = Ξέχασα
  7. coccinellaseptempunctata's Avatar

    coccinellaseptempunctata said:

    Default

    What’s it all about?Bu da ne demek? = γιατί συμβαίνει όλο αυτό? / giati simveni olo afto

    After all...Yine de... = στο κάτω κάτω / sto kato kato

    I didn't see him/her again = Onu bir daha görmedim = δεν τον/την είδα ξανά / den ton/tin ida xana

    If I can help you anyhow, let me know = Yardım edebileceğim birşey varsa, söyle = αν μπορώ να σε βοηθήσω με οποιοδήποτε τρόπο, πες το μου / an mporo na se voithiso me opiodipote tropo, pes to mou

    I'll be right back = Hemen geliyorum επιστρέφω αμέσως / epistrefo amesos

    Don’t be sad! Üzülme = μη στεναχωριέσαι / mi stenahoriese

    I've been studying Spanish for two years = İki yıldır İspanyolca öğreniyorum μαθαίνω ισπανικά δύο χρόνια τώρα / matheno ispanika dio hronia tora

    By the way = Bu arada = παρεπιπτόντως / parepiptontos

    Is it correct to say...?... = diye kullanılabilir mi? είναι σωστό να πω ότι... / ine sosto na po oti

    I'd like to visit your country one day.. = Ülkeni bir gün ziyaret etmek istiyorum = θα ήθελα να επισκεφτώ τη χώρα σου μια μέρα / tha ithela na episkefto ti hora sou mia mera

    Of course... = Elbette = φυσικά / fisika

    the meal was delicious...= Yemek lezzizdi = το γεύμα ήταν πεντανόστιμο / to gevma itan pentanostimo

    I don't know what to do = Ne..yapacağımı bilmiyorum = δεν ξέρω τι να κάνω = den xero ti na kano

    you're deluding yourself....= Kenini kandırıyorsun = αυταπατάσαι / aftapatase

    you speak in an elegant way... = Çok zarifsin = μιλας με ενα πολύ κομψο τρόπο / milas me ena poli kompso tropo

    Do you enjoy it?... = Hoşuna gidiyor mu? = το ευχαριστιέσαι / to efharistiese

    could you explain that please???....= Bunu açıklayabilir misin??? = μπορείς να μου το εξηγήσεις αυτό σε παρακαλώ? / mporis na mou to exigisis afto se parakalo

    I don't feel well.. = Pek iyi hissetmiyorum. = δε νιώθω καλά / de niotho kala

    this is for you.... = Bu senin için = αυτό είναι για σένα / afto ine gia sena

    follow me.... = Beni takip et = ακολούθησέ με / akolouthise me

    I get along very well with him... = Onunla çok iyi anlaşıyorum = τα πάμε πολύ καλά με αυτόν / ta pame poli kala me afton

    I have to go, goodbye.... = Gitmeliyim, güle güle = πρέπει να πηγαίνω, αντίο / prepi na pigeno, antio

    Where are you going?.... = Ne yapıyorsun? = που πηγαίνεις? / pou pigenis?

    I don't see anything interesting...=İlginç birşey göremiyorum=δε βλέπω τίποτα ενδιαφέρον / de vlepo tipota endiaferon

    that's very kind of you.... = Çok naziksin. = αυτό είναι πολύ ευγενικό από μέρους σου / afto ine poli evgeniko apo merous sou

    you can keep it....Senin olsun = μπορείς να το κρατήσεις / mporis na to kratisis

    You know what I mean?.....Neyden bahsettiğimi anladın mı? = καταλαβαίνεις τι θέλω να πω ? / katalavenis ti thelo na po

    the more I study, the more I learn.....Çalıştıkça öğreniyorum. = όσο περισσότερο διαβαζω τόσο περισσότερα μαθαίνω / oso perisotero diavazo toso perisotera matheno

    long time I haven't practiced my Spanish....Uzun zamandır İspanyolca pratik yapmadım = δεν έχω εξασκήσει τα ισπανικά για πολύ καιρό / den eho exaskisi ta ispanika gia poli kero

    beautiful=güzel = όμορφος-η-ο / omorfos-i-o

    handsome=yakışıklı= όμορφος-η-ο / omorfos-i-o

    excellent=harika = καταπληκτικος-η-ο / katapliktikos-i-o

    bad=kötü = κακός-ια-ο / kakos-i-o

    loyal,faithful=sadık = πιστός-η-ο / pistos-i-o

    cheerful=neşeli = χαρούμενος-η-ο / haroumenos-i-o

    sad=üzgün= λυπημένος-η-ο / lipimenos-i-o

    elegant=zarif = κομψός-η-ο / kompsos-i-o

    sensitive=hassas = ευαίσθητος-η-ο / evesthitos-i-o

    exciting=heyecanlı = συναρπαστικός-η-ο / sinarpastikos-ι-ο

    horrorful=korkunç = τρομερός-η-ο / tromeros-i-o

    clever=zeki = έξυπνος-η-ο / exipnos-i-o

    Happy=Mutlu = ευτυχισμένος-η-ο / eftihismenos

    UnHappy=Mutsuz = δυστυχισμένος / distihismenos

    Little=Az = μικρός-η-ο / mikros-i-o

    Very=Çok = πολύ / poli

    Clean=Temiz = καθαρός-η-ο / katharos-i-o

    Need=Lazım,gerekli = ανάγκη / anagi

    Expensive=Pahalı = ακριβός-η-ο / akrivos-i-o

    sonra= then = μετά / meta

    ilk= first = πρώτος-η-ο / protos-i-o

    üstünde= on, at, over = πάνω σε / από / pano se / apo

    altında= under = κάτω από / kato apo

    yanında= beside, next to = δίπλα σε / dipla se